uzun cümle kurmaya başladığımda.. sanki bir rüzgar dalgası gibi.. kuvvetli ama kesik kesik gelen ..darbeli bir nefes gibi.. cümle uzuyor..uzuyor.. ilk andaki anlam ve ateşiyle.. ortasındaki şiddet ve lezzeti.. sonundaki pişmişliği ya da ham kalmışlığı ..başlangıçtan farklı his uyandırıyor..
samimiyet virgüllerin arasından kayıyor.. araya giren harflerin sertliğinden kırılan.. sızlayan burunlar.. bir ünlem işaretiyle dimdik sıyrılıyor cümlenin sonundan..
tatmin olunmuşluğu sorgularken tükenmiş rüzgar esintisi.. üç noktanın olduğu yere.. bir ölü gibi yığılıyor..
şimdi harfler üst üste.. sanki bir orji sahnesi gibi.. kiminde sapkınlık ve doygunluk hissi.. kiminde mide bulantısı.. kiminde kara saplanmış donma belirtisi..
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
48 GB POTPURİ
Üzerinden her şekil bulutlar geçerdi “aşıkken” insanın, Meltem gibi yel gelir, son emeli güle konardı “son of the od”, Şimdi en güvendiği...
-
En özel gününde.. insanın.. gece.. herkes evlerine döndüğünde.. yalnız kalması kadar rahatsız edici bir yalnızlık olabilir mi? Performansı i...
-
BILMECE BILDIRMECE..DIL USTUNDE KAYDIRMACA..SORUSUNUN SADECE MASUM CEVABINI BILENLERE TEBESSUMLE BAKTIGIM KELIME..:) AMERIKALILARIN BARAKALA...
-
Çok yorulunca çok konuşmak bir rahatsızlık mı bilemiyorum.. Ama ben, yoruldukça zihni açılanlardanım sanırım.. elim ayağıma dolaştıkça koord...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder